Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır.

T.C YARGITAY 2.Hukuk Dairesi Esas: 2016 / 6475  Karar: 2016 / 16195  Karar Tarihi: 20.12.2016

ÖZET: Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

(4721 S. K. m. 4, 166, 174) (6098 S. K. m. 50, 52) 

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı- karşı davacı kadın tarafından davacı-karşı davalı erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 20.12.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av. ...geldi. Karşı taraf davacı-davalı ...ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Mahkemece, davalı-karşı davacı kadının eşi istemediği halde onun yanında ailesiyle .....konuştuğu, para konusunda sürekli eşi ile tartıştığı ve eşine karşı rencide edici sözler söylediği gerekçesiyle boşanmaya sebep olan olaylarda az da olsa kusurlu olduğu kabul edilerek, davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davası da kabul edilmiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden; eşine fiziksel şiddet uygulayan, eşini rencide edici sözler söyleyen ve ortak konutu terkederek birlik görevlerini yerine getirmeyen davacı-karşı davalı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Davalı-karşı davacı kadına kusur olarak yüklenen ailesiyle ....konuşması vakıasına davacı- karşı davalı tarafından usulünce vakıa olarak dayanılmadığı gibi bu husus kadına kusur olarak da yüklenemez. Kadına yüklenen diğer kusurlu davranışlara ilişkin tanıkların sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olan davacı-karşı davalı erkeğin davasının reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ne var ki kadının kabul edilen boşanma davası temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olmakla erkeğin boşanma davasının konusu kalmamıştır. Gerçekleşen bu duruma göre davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ve davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama gideri ile vekalet ücreti konusunda karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer yönlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 1350.00 TL. vekalet ücretinin H.'ten alınıp S..a'ya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20.12.2016

ÖZET: Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.(4721 S. K. m. 4, 166, 174) (6098 S. K. m. 50, 52) 

Dava: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı- karşı davacı kadın tarafından davacı-karşı davalı erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 20.12.2016 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili Av. ...geldi. Karşı taraf davacı-davalı ...ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Mahkemece, davalı-karşı davacı kadının eşi istemediği halde onun yanında ailesiyle .....konuştuğu, para konusunda sürekli eşi ile tartıştığı ve eşine karşı rencide edici sözler söylediği gerekçesiyle boşanmaya sebep olan olaylarda az da olsa kusurlu olduğu kabul edilerek, davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davası da kabul edilmiş ise de yapılan yargılama ve toplanan delillerden; eşine fiziksel şiddet uygulayan, eşini rencide edici sözler söyleyen ve ortak konutu terkederek birlik görevlerini yerine getirmeyen davacı-karşı davalı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Davalı-karşı davacı kadına kusur olarak yüklenen ailesiyle ....konuşması vakıasına davacı- karşı davalı tarafından usulünce vakıa olarak dayanılmadığı gibi bu husus kadına kusur olarak da yüklenemez. Kadına yüklenen diğer kusurlu davranışlara ilişkin tanıkların sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurlu olan davacı-karşı davalı erkeğin davasının reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ne var ki kadının kabul edilen boşanma davası temyiz edilmeyerek kesinleşmiş olmakla erkeğin boşanma davasının konusu kalmamıştır. Gerçekleşen bu duruma göre davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ve davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama gideri ile vekalet ücreti konusunda karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer yönlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 1350.00 TL. vekalet ücretinin H.'ten alınıp S..a'ya verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20.12.2016

"Boşanma Davası" adlı makalenin tüm hakları yazarı Av. Eda Yıldırım İlhan'a aittir ve makale, yazarı tarafından (http://www.edayildirimilhan.av.tr) internet sitesinde yayınlanmıştır. Söz konusu bu makalenin bütünü yazarının izni olmaksızın çoğaltılamaz, Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun olarak makaleye atıf yapılmak suretiyle alıntı yapılabilir.

    Makalelere Göz Atın

Avukat Eda Yıldırım İlhan

Eskişehir'de ticaret, şirketler ve sözleşmeler hukuku, iş ve sosyal güvenlik hukuku, aile hukuku, miras hukuku, sigorta hukuku, gayrimenkul hukuku, icra ve iflas hukuku, idare ve vergi hukuku, tüketici hakları hukuku alanlarında şahıs ve şirketlere kurumsal olarak avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermektedir.


Yayınlama